"Bize saldıracaklarını sanıyorduk"Rusya parlamentosu alt kanadı Duma milletvekili ve Bağımsız Devletler
Topluluğu (BDT) Enstitüsü başkanı Konstantin Zatulin 1942 yılında
Türkiye'nin Rusya'ya saldıracağının düşünüldüğünü söyledi. Türk-Rus
ilişkilerinin gelişmesinde tarihten alınacak çok ders olduğunu kaydeden
Zatulin
Ankara'nın son dönemde izlediği bağımsız dış politika anlayışının Rusya açısından önemli olduğunu söyledi.
Babası da bir Sovyet subayı olan Zatulin
"Babam bir Sovyet subayı idi. Ben Gürcistan'ın Batum şehrinde dünyaya
geldim. Türkiye'de bir ihtilal gerçekleşti. Mustafa Kemal ******
iktidara gelerek ilk kez emperyal değil
ulusal çıkarları hedefine koydu. Bu dönemde Türkiye ile Sovyet Rusya'sı
arasında dostluk ilişkileri vardı. İki ülke müttefik olarak hareket
ediyordu. Ancak daha sonra ayrılıklar dönemi başladı. İkinci Dünya
Savaşı sırasında
Türkiye Almanların yanında doğrudan yer almasa da Moskova hem Ankara
faktörünü dikkate alıyordu. Benim doğduğum Batum (Gürcistan) kentinde
de Sovyet ordusu
Türk askeri birlikleri saldıracak diye bekliyordu. Moskova 1942 yılında
Ankara'nın bize karşı savaşa katılacağını düşünüyordu." dedi.
Türkiye'nin artık daha bağımsız politikalar geliştirdiğini
bunun iki ülke ilişkilerinde önemli yansımaları olduğuna dikkat çeken Zatulin
"Bu AK Parti iktidarı ve Recep Tayyip Erdoğan'ın başbakanlığı döneminde
daha iyi hissediliyor. Karadeniz'de yürütülen çalışmalar sayesinde
bölge barış gölüne dönüştü. Soçi'de Rusya başbakanı Vladimir Putin'le
Erdoğan'ın görüşmesi de bu açıdan çok olumlu. Tersi bir durum iki ülke
için de büyük kayıplara neden olur. Taraflar bunun farkında."
tespitinde bulundu.
Türkiye'nin bir NATO ülkesi olduğunu ve ittifaktan ayrılmayı da düşünmediğini ifade eden Zatulin
şu şekilde konuştu: "NATO'ya rağmen Türkiye bağımsız dış politika
geliştirebiliyor. Biz her zaman da Ankara'nın Rusya'nın politikalarını
desteklemesini beklemiyoruz. Okyanusun diğer ucundan bizlerin nasıl
davranacağını dikte etmek doğru değil. Bundan biz zarar görüyoruz. Irak
ortada. Dolayısıyla bu bölgede var olan devletler uzun asırlar
birbirleriyle mücadele ettiler
savaştılar
sonuçta da kendileri değil
üçüncü taraf yarar gördü. Başka devletler bizim mücadelemizden yarar
sağladı. 19.yüzyıldaki olayı hatırlayalım: İngiltere hiçbir şey
yapmadan Türkiye'den Kıbrıs'e hediye olarak elinden aldı. Birinci Dünya
Savaşı yıllarında ve Osmanlı'nın çöküşü sırasında başka ülkeler Rusya
ve Türkiye arasındaki mücadeleyi iyi kullanarak
kimisi Mısır'da
kimisi Kıbrıs'ta
kimisi de Kuzey Afrika'da çıkar elde ettiler."